Gönderen Konu: Nefesofia - Yeni Bir Dünya (Okunma sayısı 804 defa)

nanoeray · « : 25 Haziran 2014, 22:50 »

Hikaye tamamen farklı bir evrende geçiyor. Dünya gelişiyor gelişiyor... 5077 yılına gelindiğinde hala uzaylı yaşam biçimleri ile temas yok. teknoloji olarak baya bi gelişen dünya yinede uzayda seyahat edebilecek gemiler üretemiyor. Dünya'nın ismi değiştirilip Nefesofia yapılıyor ve Tüm devletler birleşip Nefesofia Birleşik Devletleri oluşturuyor.
Yine sıradan bir gün geçirirken uzaydan dev metal robotlar düşmeye başlar. Hiçbir şekilde iletişim kurmayan/kurulamayan robotlar askeri tesisleri yok edip devlet ve askeri yöneticileri bir üsse götürür. Nüfusu 30.000.000.000 un üstündeki Nefesofia da Robotlar Askeri merkezlerden sonra halka saldırmaya başlar. 30.000.000.000 lık insan nüfusunun 20.000.000.000 ı katledilir. Bu sırada eşini kaybeden Kurtuluş Planı üyesi Albay Jackson ve ekibi bir gemi hazırlamaktadır.
Hikaye tam burada başlamakta.İyi Okumalar

Nefesofia Yeni Bir Dünya

Jackson uyandığında yine her zamanki gibi dışarıdan dev metal istilacıların ayak sesleri geliyordu. O an aklına düşmüştü. Kimdi bunlar neden gezegenlerini işgal etmişlerdi? Gökyüzünden ilk düştükleri anı hatırladı. Dev metal gri robotlar gezegenleri Nefesofia ya Asteroit gibi düşüp kraterler açıyor ardından şehirlere girerek askeri merkezlere saldırıyorlardı. Jackson bir iki bir şeyler atıştırdıktan sonra Robotlara görünmeden binalarının alt katına indi ve çöp şeklinde gizlenmiş bir kapıyı açarak içeri girdi.
Daniel: Biz de seni bekliyorduk Jackson. Yarın büyük gün! Sonunda bu Tenekelerden kurtulacağız. Planımızda son aşamaya geldik.
Jackson: Gemi ne durumda robotların ateşi karşısında uzaya çıkabilecek mi?
Daniel: evet geçen ay senin sayende etkisiz hale getirip incelediğimiz robot bize baya bir bilgi kazandırdı. Tüm silahları hakkında bilgiye sahibiz ve artık kafandaki sorulara yanıtları bulduk!
Jackson: Nasıl yani?
Daniel: Bu robotların nereden kim tarafından gönderildiği hakkında kimsenin bir bilgisi yok. Bir anda uzaydan düşüp askeri merkezleri biz karşılık veremeden yok ettiler. Halktan çok sayıda insan öldü. Üstün teknolojimize rağmen bizi gafil avladılar ve üstelik uzun yıllardır hayal ettiğimiz yabancı bir ırkla ilk karşılaşma sahnesi gerçekleşti. Böylesi durumlar için geliştirdiğimiz gemi Herberian-1 sonunda bitti. Enerji kalkanını adamlarımız robotların silahlarına göre ayarladı ve silah olarak onların silahlarının Nefesofia sürümü ekledi. Yarına kadar şarj olması lazım ki Komutanımız Albay Jackson bizi bu tenekelerden kurtarsın!
Oradaki herkes oleyy! Diye bağırarak sevinç çığlıkları attılar.

Jackson bunu duyduktan sonra gülümsedi ve Yarın Partide Görüşürüz çocuklar! diyerek evine gitti. Evindeki kasasını açarak bir tablo çıkarttı ve Robotların saldırdığı 2. Günde ölen karısı Emmanın resmine bakarak Yarın intikamımızı alacağım. Bana şans dile diyerek resmi yerine koydu ve silahlarını kontrol etti. 2 Adet Empülsiyon silahı ve bir adet robotların ateşine 10dk dayanacak kişisel kalkanı vardı. Kasayı Kilitleyip yatağına giderek uzandı. Yemyeşil gezegenleri üzerine düşen güneş ışığı yavaş yavaş yerini karanlığa doğru bırakırken dışarıdan silah sesleri gelmeye başladı. Aniden yatağından fırlayan Jackson hemen pencereye doğru yürüdü ve dışarıda İsyancı Asiler ile Robotların çatıştığını gördü. Daniel Kurtuluş olarak isimlendirdiği planına dâhil olmalarını istediğinde asiler ona gülüp alay ederek reddetmişlerdi ve şimdi Robotlar onlara kan kusturuyorlardı.
Sonunda büyük gün gelmişti ve sabahın 5 inde yatağından fırlayıp doğruca yeraltı hangarına giden Jackson yöneteceği güzel gemi Herberian-1a kısa süre baktıktan sonra ışınlama kapsülüne gitti. Geminin normal giriş-çıkış kapısı güvenlik açısından yoktu. Çünkü robotlar gemiyi ele geçirebilirdi. Işınlama teknolojisi robotlar saldırmadan kısa süre önce geliştirildiği için kimse bilmiyor ve sadece H-1 da vardı.

Jackson H-1 Mürettebatına seslendi: Evet büyük parti için hazır mısınız?
Tüm mürettebat coşkuyla Evettt! diye bağırdı ve Jackson emiri verdi.
Hangar kapaklarını açın!
4 bina arasındaki büyük boşluk ortasından yarılmaya başlamıştı. 4 Köşesine doğru açılan büyük bir yarık vardı. Kapaklar açıldığında etrafını Robotlar sarmıştı. Gemi havalanmaya başladığında Jackson kalkanları açtırmış ve silahları maximuma getirtmişti. Gemi hangardan çıktığında tüm robotlar var güçleri ile gemiye ateş etmeye başlamıştı. Arkası yuvarlak önlere doğru dikdörtgen en önü ise oval şeklinde olan gemi %100 kapasite ile çalışıyordu ve hiç hasar almamıştı. Jackson silah subayına emretti: B-Empülsiyon silahlarını ve şu Robotların modifiye ettiğiniz silahlarını ateşleyin. Artık bu Tenekeleri Nefesofiadan tekmeleme vakti geldi!
Silahları ateşleyen Silah subayı kilitlendiği robotları 1 dk. ateş altında tutup patlatıyor ve yok ediyordu. Kısa süre sonra robotlar geri çekilmeye başladı. Bunun ardından
H-1 Nefesofia Birleşik Devletler başkanını kurtarmak üzere Robotların Çölde kurduğu Üslerine doğru yola çıktı.

Devamı :

Daniel orta boyda esmer bir tip olduğundan genelde kimse onu takmazdı ama bu işgal zamanlarında mürettebatı toplu tutan bir tek o vardı.
Diğer mürettebata gelince Motor Subayı Clara kısa boylu sarışın birisiydi. Genelde insanlar ile iyi geçinir bir tipti.
Silah Subayı Teğmen John ise uzun boylu iri yapılı birisiydi. Gemi mürettebatı ondan tırsardı genelde. Aralarındaki en iri yapılı olan Johndu.
Revirlerinde ise Doktor Grace vardı. İnsanlara eşek şakaları yapmasıyla ünlüydü. Gelen hastalarıyla konuşurken aniden iğne yapmasıyla meşhurdu. Oda siyah kısa saçlı orta boyluydu.

Çöldeki Robot üssüne doğru ilerlerken Mürettebat köprünün ön tarafından Nefesofia ya baktı. Dünyaları son 4 ayda çok değişmişti. 2000li yıllardan sonra Dünya çok fazla ısınmış yaşanmaz hale geliyordu. Ancak bazı bilim adamları sayesinde geliştirilen teknolojiler ile atmosferdeki zehirli gazların büyük bir bölümü yine çölde kurulan bir Devasa sera içerisindeki hava tüplerine çekilmiş sera içerisindeki ağaçlara/bitkilere havalandırma yoluyla gönderilerek atmosfer temizleme işlemleri başlatılmıştı. Dünya 5000lere geldiğinde artık uzaydan bakıldığında Kahverengi görünen yerlerin yerini yemyeşil ovalar almış yeni kanunlar ile ormanlık alanlara yaklaşmak yasaklanmış ve yeni bölgeler ormanlaştırılmıştı. Bu düzenlemeler sayesinde Nefesofia eskisi gibi bir Cennete dönüşmüştü. Büyük şehirler ise yerini Devasa Kentlere bırakmış artan insan sayısıyla beraber Kentleşmeye uygun her alanda binalar yapılmıştı. Fosil yakıt kullanımı yasaklandığında artık her yerde Flyomobiller kullanılmaya başlanmıştı. Evet, bunlar Uçan Otomobillerdi ve yakıtı Güneş enerjisi idi.

H-1 alarm seviyesine geçmişti. Teğmen John radarları kontrol ettiğinde alarmın sebebinin Çöl üssüne geldikleri ve Robotların saldırmaya başlaması idi. Jackson savunma ateşi açılmasını ve kalkanların maximuma getirilmesini söylemişti. Çöl üssünün Dev Metal bir robot şeklinde olduğunu gören Jackson istihbaratı sağlayan kişinin bir şeyi söylemeyi unuttuğunu fark etmişti. Bu bir üs değildi! Robotların Komuta gemisi idi ve orası yok olduğunda tüm robotlar devre dışı kalacaktı.

Jackson hemen büyük robota doğru bir rota çizmelerini ve tüm güçleri ile ona saldırmalarını emretti. Daniel Jacksona sordu: Aklındaki nedir?
Jackson: Bu onların komuta gemisi eğer orayı yok edersek robotlar devre dışı kalacaktır.
Daniel: O zaman ne duruyoruz! Avcı gemilerini boşuna mı hangara yüklettirdim ben!
(Gemi içi iletişimi kullanarak)
Daniel: Tüm avcı pilotları! Hepiniz gemilerinize! Önümüzde yok etmemiz gereken Bir Komuta gemisi var! Nefesofianın özgürlüğü buna bağlı! Herberian geriden ateş ederken sizde aradaki normal Robotları oyalayacaksınız şimdi herkes gemilerine!

Tüm avcı pilotları koşarak gemilerine gittiler. Avcı gemisi iki tarafında uzun kanatları önünde ise sivri bir burnu olan gemiydi. Silahları ise son teknoloji B-Empülsiyon silahları idi. Hangar kapakları açıldığında avcılar ikişer üçer çıkmaya başlamış ve robotların dikkatlerini çekmişlerdi. Robotların aradan çekilmesi ile gücü artan Herberian-1 tam güç ile Komuta gemisine saldırıyordu.

Jackson Teğmene dönerek: Son durum nedir bu lanet robotu nasıl yok edebiliriz?
John: Efendim, Robotun dış yüzeyi tanımlayamadığımız bir elementten yapılmış gövdenin parçalanmasını engelliyor dış kalkanları ise aşılmak üzere veriler kalkanın düşmek üzere olduğu gösteriyor.
Jackson: öyleyse gücü kalkanlardan silahlara aktarın! Avcılar robotları oyalarken kalkana gereksiz güç gidiyor!
Clara: Efendim kalkandaki gücü silahlara yönlendirebilirim ancak komuta gemisi yok olmadan önce tekrar açabilir miyim bilmiyorum. Eğer zamanında açılmazsa gemi çok büyük hasar alabilir hatta yok olabilir.
Daniel: Bu riski almalıyız Clara şimdi Komutanın dediğini yap ve gücü aktar!

Kalkanlardaki güç silahlara aktarılmaya başlandığında Silahların gücünün arttığı çok belliydi. Sonunda komuta gemisinin kalkanı düşmüş ve Clara bundan 1dk öncesinde gücü silahlardan kalkana çekmeye başlamıştı. Dış yüzeye isabet alan 2-3 Robot ışını gemide güç kaybına neden olmuş silahların ateşi durmuştu. Son ateşlenen 2 B-Empülsiyon silahı enerji toplarının Komuta gemisinin dış yüzeyine isabet alması ile Komuta gemisinde çok büyük yarıklar açılmış ve Etraftaki robotlar yere düşmeye başlamıştı. Avcılar son bir hamle ile aynı anda Komuta gemisine ateş ederek patlamasını sağlamış ve kalkanlar tam açılmadan gemiye girerek patlamadan kurulmuşlardı.

Jackson Daniele 1 saat içerisinde ayrıntılı rapor istediğini ve Başkanın tutulduğu yere gitmek üzere 2 ekip hazırlamasını istedi. Başkan ve diğer yöneticiler Komuta gemisinin altındaki bir tür Jeotermal Üste tutuldukları bilgisi komuta gemisi ile robotlar arasında sürekli gidip gelen bir sinyalde yakalanmıştı. Yoksa Jackson komuta gemisini yok ettirmezdi.

Komuta gemisinin yok olması ile birlikte Avrupa yeni adı ile GoldenEurope üzerindeki tüm robot aktivitesi durmuştu. Ancak Nefesofia üzerindeki tek komuta gemisinin bu olmadığı anlaşıldığında Herberian-2 ve 3 üretimine başlanması Jacksona önerilmişti.

Yanına 2 tim alan Jackson bir Aktarma gemisi ile Yüzeye inip Komuta gemisinin altındaki metal kapaklardan geçerek üsse doğru gitmeye başladı. Geminin patlaması anlaşılan üssün dış bölgelerini harabeye çevirmişti. İleriden bir ses geldi. Jackson el işareti ile ekibe durmasını söyledi.
Yere yatın! Diye bağıran Jacksonı duyan tüm askerler yere yatmıştı! Üzerlerinden hızlıca bir Robot ışını geçmişti. Ardından hemen askerler kenarlara geçip robotlar ile çatışmaya başladı. 2 Timde toplam 12 asker vardı ve Jacksonla beraber 13 kişi olan ekipten 10 kişi kalmış ve onlara ateş eden 2 robot uzun ateşler sonrası yok edilmişti. Aşağıya doğru yavaşça ilerlemeye devam eden ekipteki her asker terlemeye başlamış ve Jacksonda her an Robot çıkacakmış gibi hissederek etrafına bakıyordu

Gönderen Konu: Nefesofia - Yeni Bir Dünya (Okunma sayısı 804 defa)

nanoeray

Nefesofia - Yeni Bir Dünya